7 Nisan 2015 Salı

Kupa Valesi-Andrew Gross

Andrew Gross'un gerçek bir hikayeden, kendi yeğeninin ölümünden esinlenerek yazdığı Kupa Valesi, sürükleyici konusu ile gerilim tarzı romanlardan hoşlananları tatmin edecek bir kitap.
Kupa Valesi-Andrew Gross
Doktor Jay Erlich, karısı ve iki çocuğuyla mutlu mesut bir hayat sürmektedir. Kardeşi Charlie ise Jay kadar şanslı değildir. Charlie, eşi Gabby ve oğlu Evan yardımlarla geçinmekte, zor koşullarda yaşamlarını idame ettirmektedirler. Jay her fırsatta kardeşine maddi destek sağlamakta ancak bu, durumlarını düzeltmeye yetmemektedir. 

Psikolojik tedavi gören, son zamanlarda ise saldırganlaşan Evan, tedavi gördüğü rehabilitasyon merkezinden ayrılır ve bir uçurumdan atlayarak intihar eder. Kötü haberi alan Jay, olayın ayrıntılarını öğrenmek ve kardeşinin acısını paylaşmak için Charlie ve ailesinin yaşadığı şehre gelir. Olay intihar gibi görünmekle birlikte birbiriyle çelişen bazı durumlar vardır. Öncelikle ne Charlie ne de Gabby, Evan'ın intiharına inanmamaktadır. Ayrıca olay esnasında, Evan'ın ayakkabılardan biri düşmüş ve halen bulunamamıştır. Şüphelerinin peşinden giden Jay, çok şaşırtıcı bağlantılara ulaşır. Evan'ın ölümü sıradan bir intihar değil, Charlie'nin geçmişinde yaptığı hatalara dayanan bir cinayettir. Ancak cinayeti işleyenlerin asıl hedefi Charlie'dir ve Charlie'ye hatasının bedelini ödetmek için ellerinden geleni yapacaklardır. 

Jay'in araştırmaları onu sapkın bir tarikatın liderinden geçmişte yaşanan bir katliama, babalarından çocukluğunda tanıdığı bir adama, Charlie'den kendi oğluna kadar pek çok noktaya sürükleyecektir. Bakalım hem ailesini hem kariyerini bir anda tehlikeye atan Jay, Evan'ın ölümünün ardındaki sır perdesini aralayıp Charlie ve Gabby'ye yardım edebilecek midir?

Başta da dediğim gibi, dili akıcı, sürükleyici bir roman. Kurgusu güzel ve yazarın kendi yeğeninin ölümünden esinlenmiş olması da ayrıca dikkat çekici. İyi bir macera filmi gibi ancak sonu tahmin edilmeyen, ters köşeye yatıran bir hikayesi yok. Ben yine de sevdim, okurken eğlendim ve de bol bol gerildim:) Tavsiye ederim.

16 Mart 2015 Pazartesi

Dostluk Ekmeği-Darien Gee

Son zamanlarda bir furya halini alan örgü örenler, aşçılık dersi alanlar, yemek pişirenlerden sonra bu defa başrolde insanları bir şekilde birbirine bağlayan mayalı bir hamurun hikayesi var. Dostluk Ekmeği, sıradan insanların gündelik hayatlarını anlatan ve şu sonu mutlu biten romanlardan.

Dostluk Ekmeği-Darien Gee

Julia 5 yıl önce oğlunu kaybetmiştir ve bu acıyla baş etmekte hiç bir zaman başarılı olamadığından en yakınları dahil tüm çevresiyle ilişkisini kesmiştir. Eski dostlarıyla görüşmemekte, oğlunun ölümünden sorumlu tuttuğu kız kardeşinin 5 yıldır yüzünü görmemekte ve eşiyle iki yabancı gibi yaşamaktadır. Bir gün kapısının önünde mayalı bir hamur ve bir tarif bulur. Kızıyla tarife göre hamuru pişiren Julia, nefis bir ekmek elde eder.  Bu ekmek herşeyin başlangıcı olur. Tarife göre; mayalı hamur 10 gün boyunca beslenmeli ve 10 günün sonunda hamur dörde bölünmelidir. Bir parçası pişirilen hamurun kalan parçaları dostlara, tanıdıklara dağıtılmalıdır. Böylece herkes bu lezzetli ekmekten tadabilir.

Madaleine Davis, eşini kaybetmiş, üvey oğluna ulaşmaya çalışan ve bir taraftan da Avalon'da şirin bir cafe işleten yaşlı bir kadındır. Hannah De Brisay ise eşinin ihanetine uğramış ve boşanma arifesinde olan genç bir çellisttir. Bu üç kadının Madelein'in çay salonunda bir araya gelirler ve aralarında pek çok insanın hayatını etkileyecek mükemmel bir dostluk başlar. 

Önceleri kontrolsüz bir şekilde artan ekmek hamurları tüm kasaba sakinlerinin canını sıkarken, yaşanan bir sel felaketi Avalon'un tüm kadınlarını bir araya getirecek, mayalı hamurlar ekmeklere dönüşecek ve tüm ülkede yankı uyandıran büyük bir yardım organizasyonunu hayata geçirecektir. 

Kafa dağıtmaya birebir, keşke gerçek hayatta da işler bu kadar kolay ve hızlı yoluna girse dedirten pamuk şeker bir roman. Keyifli okumalar.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...