6 Mart 2019 Çarşamba

Öksüzler Treni- Christina Baker Kline

Öksüzler Treni, çok uzun zaman önce okuduğum bir roman. Blogda yaptığım paylaşımlardan daha çok ve daha hızlı kitap okuyorum. Taslaklar ister istemez birikiyor ve bekleyen taslaklar arasından rastgele seçimler yaptığım için, bazı romanlar epey geride kalıyor maalesef.
Öksüzler Treni- Christina Baker Kline
 Öksüzler treni, 1929 yılı Amerika'sında, ailesini kaybetmiş ya da hiç tanımamış çocukların bir trene bindirilerek şehir şehir gezdirilmesi ve çocukların onları isteyen ailelere evlatlık olarak verilmesini anlatan hüzünlü bir roman. Düşünün, yapayalnız bir çocuksunuz, sıcacık bir yuvanızın olmasından başka hiç bir isteğiniz yok. Trenin durakladığı istasyonlardan birinde bir adam sizi evlat edinmek istiyor ve yetkililer de sizi o adama veriyor. Adam size tecavüz mü eder, sizi amele olarak mı çalıştırır yoksa size gerçek bir baba mı olur, hiç bir fikriniz yok. Çok sıkı kayıtların tutulduğu ya da çocukların hem güvenliğinden hem de mutluluğundan yüzde yüz emin olunan, dört başı mamur bir sistem mevcut olmadığından, işiniz tamamen şansa kalmış.
Bir yangında tüm ailesini kaybeden Vivian, işte tamamen bilinmezliğe giden bu trenin küçük yolcularından sadece biridir. Başına gelecekleri hem merakla hem de korkuyla beklemektedir ve küçük yaşta sırtına binen bu ağır yüke dayanmasını sağlayan tek şey, ailesinden kendisine kalan kolyedir. 

Molly, kendisine bakan koruyucu ailesiyle sorunlar yaşamaktadır. Bunda dikbaşlı olmasının ve ailesiz büyüyen bir ergen olmasının da payı büyüktür. Molly kütüphaneden bir kitap çalar ve kamu hizmeti olarak yaşlı bir kadının çatı katını düzenleme cezası alır. Başlarda bu işten oldukça sıkılsa da, anılarla dolu olan çatı katını temizlemek ve yaşlı kadının geçmişini dinlemek kendisinden de bir şeyler bulmasına neden olur. Zira yaşlı kadın da kendisi gibi öksüzdür ve çocukluğunda bindiği öksüzler treni, tüm hayatını şekillendirmiştir.

Malum son yıllarda geçmişle günümüzün harmanlandığı romanlar oldukça revaçta. Öksüzler treni de kurgusu itibariyle, bu tarzı sevenleri mutlu edecek bir roman. Romanın içeriğine bakacak olursak, böyle bir trenin ve bu trenle yolculuk eden, adını hiç bilemeyeceğimiz çocukların geçmişte gerçekten yaşamış olması korkunç. Çocukların kim bilir kimlerin elinde nasıl hayatlar yaşadığının asla öğrenilemeyecek olması ise çok acı bence. Kitabı okurken, her şeyin gerçek olduğu düşüncesi sürekli aklımdaydı ve bu nedenle çoğu kez kendimi karakterlerin yerine koyarken buldum...Tavsiye ederim!

6 yorum:

Handan dedi ki...

Ne hüzünlü ve korkutucu bir yöntem.

SevKoz dedi ki...

Bu kitabı bana bir tanıdık tavsiye etmişti şimdi sizden de duyunca okumaya karar verdim

EMİNE ÖZTÜRK dedi ki...

iç burkan bir konusu varmış.. paylaşıma teşekkürler...

hanımzade dedi ki...

Yazdıklarınızı okurken bile gözlerim doldu romanın tamamını okumaya kalbim dayanmaz sanırım.

EĞİTİM PINARI dedi ki...

Böyle konular biraz beni boğuyor desem yalan olmaz.

Ada Deniz dedi ki...

Çok ilginçmiş. Duymadığım bir kitap. Bulmaya çalışayım

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...