8 Ocak 2020 Çarşamba

Sessiz Kadın- Susan Harrison

Olayların kahramanların ağzından sırayla anlatıldığı romanları çok seviyorum. Aynı olaya farklı bakış açılarını yakalayıp, gerçekte ne olmuş, karşı taraf aslında ne zannetmiş gibi detayları düz bir anlatım yerine bu şekilde öğrenmek daha eğlenceli bence. Bu arada kitabın kanser hastalığından muzdarip olan yazarı Susan Harrison, Sessiz Kadın'ı yazmış ancak yayınlandığını göremeden 65 yaşında hayata veda etmiş. 
The Silent Wife-Susan Hariison
Psikolog Jodi ve müteahhit Todd, basit bir trafik kazası nedeniyle tanışır ve birbirlerine aşık olurlar. Todd büyük hayalleri olan ancak yeterli bütçesi olmayan bir girişkendir. Jodi zamanla onun en büyük destekçisi ve yolunu aydınlatan ışığı olur. Genç çift resmiyette olmasa da hayatlarını birleştirme kararı alırlar ve birlikte yaşamaya başlarlar. Her zorluğa birlikte göğüs geren çiftin, istemelerine rağmen çocukları olmaz. Ancak her ikisi de bu durumu kabullenir ve dile getirmeden normal hayatlarına devam ederler. Jodi evliliğin resmiyete dökülmesini gereksiz bulmaktadır. Çocuk olmayınca, bu fikri pekişir. 
Aradan yıllar geçmiştir. Todd ve Jodi yirmi yıldır beraberdirler. Jodi hastalarını evde kabul etmekte, Todd ise geliştirdiği inşaat projelerinde emin adımlarla ilerlemektedir. Jodi yapı olarak sessiz, sadık, ılımlı ve sağduyulu bir insandır. Todd ise hırslı, girişken ve maalesef sadakatsizdir. Jodi'yi çok sevmesine, onun asaletine her zaman hayran olmasına rağmen kendine engel olamamakta ve aklına koyduğu kadınları elde etmek için Jodi'ye yalan söylemekte bir sakınca görmemektedir. Ancak Jodi her şeyin farkındadır ve felsefe olarak bazı durumlarda sessiz kalmanın, olay çıkarmadan kabullenmenin büyük resimde daha çok ise yarayacağına ve genel hayat konforu ile ruh sağlığına daha iyi geleceğine inanmaktadır. Ta ki Todd, en yakın arkadaşının kızı Natasha'yı hamile bırakana kadar.

Todd babalık duygusunu tadacağı için mutludur. Ancak Jodi'ye bu durumu nasıl açıklayacağını bilmemektedir. Natasha'nın düğün hazırlıklarına başlaması, boğucu talepleri ve artan huzursuzluk Todd'u düşündürse de çocuk heyecanı hepsinin önüne geçer.

Todd'un evi terk etmesi ve birlikte yirmi yıl geçirdikleri muhteşem evi tahliye etmesi için gönderilen tebligat, Jodi'yi yıkmıştır. Todd'a olan güveni nedeniyle evliliğe gerek duymayan Jodi, şimdi hayatının tüm lükslerinden vazgeçip yuvasından taşınma riskiyle karşı karşıyadır. Zira kanunlar önünde hiç bir hakkı bulunmamaktadır. Gün geçtikçe psikolojik dengesini yitiren Jodi, yakın arkadaşı Alison'ın kendisine yaptığı şeytani plana evet der ve kendisini her gün biraz daha yiyip bitirecek olan ölümcül bir sürece adım atar.

Kitap; giriş-gelişme sonuç bakımından çok doyurucuydu. Başta da belirttiğim gibi, anlatım şekli de oldukça sürükleyici. Konu gerçekten her zaman ilgi çeken aldatma ve kadının intikamını işlese de, aralarda Jodi'nin başka bir psikologla yaptığı görüşmeleri anlatan bölümler, hem Jodi'nin ailesi ve geçmişi hakkında okuyucuyu aydınlatıyor hem de kitabı sıradan bir aldatma hikayesinin dışına taşıyarak ona belli bir ağırlık kazandırıyor. Finali ise oldukça etkileyici ve tatmin edici. Kadın okurların muhtemelen bir kaşık suda boğmak isteyeceği Todd'un başına gelenler için ben de bir "ohh, canıma değsin" dedim, itiraf edeyim.😂🙈Kitabı hemen hemen bir günde okudum sanırım. Okuduğum sürece de merakım hiç azalmadı veya sıkılmadım. Tavsiye ederim.

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...